Terimler
Astronomi Terimleri
Karadelik
Karadelik aslında bir yıldızdan geriye kalan kalıntılardır. Ama çekim kuvveti o kadar fazladır ki ışık bile yüzeyinden kaçamaz. Çekim kuvvetinin fazla olmasının nedeni de maddenin çok ufak bir alana sıkışmasıdır. Işık yüzeyinden kaçamadığı için çıplak gözle görülmeleri imkansızdır ancak bazı özel aletlerle ya da özel methotlarla tespit edilebilirler.Büyüklükleri: Bilimadamları, en küçük karadeliğin atom büyüklüğünde olduğunu düşünüyorlar. Ama kütlelerinin ise bir büyük dağ kadar olduğunu düşünülüyor. Yıldızsal karadelikler ise Güneş'in kütlesinin 20 katı kadar olabilir. En büyük karadeliklere ise süperkütleli adı veriliyor. Bunların kütlesi Güneş'in kütlesinin bir milyon katından daha fazla olabilir.
Oluşumları: Bilimadamları, en küçüklerinin evrenin başlangıcında, yıldızsal karadeliklerin yıldızların süpernova evrelerinden sonra, süperkütleli olanların ise merkezlerinde bulundukları gökadanın oluşumu sırasında oluştuğu düşünülüyor.
Tespitleri: Kütle çekimlerin dolayı gözle görülmeleri imkansızdır. Ama kütle çekimlerinin diğer yıldızlara veya cisimlere etkisinden karadeliği tespiti mümkünfür.
Kütle Çekim
Newton'a göre, kütlesi olan cisimler birbirine kuvvet uyguluyordu. Bu kuvvet, cisimleri birbirine çekerken cisimlerin kütlesiyle doğru orantılı, aralarındaki mesafenin karesiyle ters orantılıydı. Örnek vermek gerekirse, cisimlerden birinin kütlesi 2 katına çıkarsa aralarındaki kütle çekimi 2 katına çıkıyor, eğer aralarındaki mesafe 2 katına çıkarsa aralarındaki çekim kuvveti de 4'e 1'ine iner. Bu durum her cisim için geçerlidir. Söz konusu cisimlerden biri olunca kütle çekim kuvvetine yer çekimi adı verilir.Roche Limiti
Roche Limiti, 1848 yılında Edouard Roche tarafından gündeme getirilmiştir. Roche Limiti, bir cismin gel-git etkisinden dolayı parçalanmadan başka bir cisme yaklaşabildiği en yakın mesafeyi belirtir. Eğer bir gezegen ve uydusu aynı yoğunluğa sahip olursa Roche Limiti, gezegenin yarıçapının 2.446 katı kadar olur. Eğer Roche Limiti içerisindeki büyük bir uydu varsa parçalanır ve parçaları gezegenin halkasını oluşturur.Dünya için bu değer 18470 km kadar. Eğer Ay, Roche Limiti'nin içinde kalırsa, oluşan gel git kuvvetleri Ay'ı parçalayacak ve parçaları Dünya'nın halkasını oluşturacaktı. Güneş Sistemi'nin dört büyük gezegen (Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün) için bu limit geçerliliğini korumaktadır. 4 gaz devinin halkaları kendileri için belirlenen Roche Limiti'nin içinde kalmaktadır. 4 büyük gezegenin Roche Limitleri şöyledir:
Jüpiter - 175000 km
Satürn - 147000 km
Uranüs - 62000 km
Neptün - 59000 km
7 Haziran 1992 günü Shoemaker - Levy Kuyrukluyıldızı Jüpiter'e çarpmadan önce gel-git kuvvetleri nedeniyle Roche Limiti içinde 21 parçaya ayrılmıştı.
Spektrum (Tayf)
Spektrumu tanıtmadan önce ışıktan biraz söz etmek yerinde olacaktır. Işık, dalga ve parçacık özelliği gösteren fotonlardan oluşur. Spektrum ışığın dalga özelliğinden yararlanır. Işığın tekrarlanan birimleri arasındaki mesafeye dalga boyu (λ), 1 dalga boyunu geçtiği süreye ise periyot (T) adı verilir. Bir saniyede bir dalganın kendini tekrarlama sayısına ise frekans (f) adı verilir. Işığın hızı (v) da 300000 km/s kadardır.Buradan hareketle,
f=1/T ve v=λf
Dalga boyunun uzunluğu çok değişkendir. 1 km de olabilir 10-12 m de olabilir.
Işığın enerjisi de (E), frekansa ve Planck sabiti (h) denilen bir değere bağlıdır.
E=hf
Işığın frekansı ne kadar yüksekse (yani ışığın hızı sabit olduğu için, dalga boyu ne kadar düşükse) enerjisi de o kadar yüksektir.
Güneş gibi bir ışık kaynağında tek bir dalga boyunda ışık yoktur. Pek çok dalga boyunda ışık barındırır. Bunlar dalga boylarına göre sınıflandırılır. İnsan gözü ancak çok ufak bir kısmı seçebilmektedir. Bu bölgeye de görünür ışık adı verilmektedir.
Spektrum, ışığı dalga boylarına ayırma işlemidir. Farklı dalga boyları farklı ortamlarda farklı şekillerde kırılırlar. Bu ilkeden yola çıkarak bir prizma yardımıyla Güneş'ten gelen ışık farklı renklere ayrılabilir (aynı gökkuşağında olduğu gibi).
Yorumlar
Yorum Gönder